481

22 — Dinde reformcu, (Son zemânlarda kendilerine Ehl-i sünnet vel-cemâ’at adını verenlerin çoğu, gerek Bâtınîlerin ve gerekse diğerlerinin uydurduğu bid’atlerden yakayı kurtaramamışlardır. Sâdece ismleri değişikdir. Eğer Bâtınîlerin sözleriyle dördüncü ve dahâ sonraki asr mutasavvıflarının sözlerini karşılaşdırırsan, aralarında pek az fark bulursun) diyor.

Dinde reformcu, burada da, din câhili olduğunu ortaya koymakdadır. (Ehl-i sünnet vel-cemâ’at) ismi, onun dediği gibi, sonradan uydurulmuş değildir. Bu ismi Resûlullahsallallahü aleyhi ve sellem” söylemiş, müslimânları, bu ism altında birleşmeğe çağırmışdır. (Sünnetime sarılınız), (Cemâ’atden ayrılmayınız) hadîs-i şerîfleri bu çağrının vesîkalarıdır. Dinde reformcu, bu küstahça yalanı ile, Ehl-i sünnetin yüce âlimlerine ve Evliyâ-i kirâma “rahmetullahi teâlâ aleyhim ecma’în” çatmakda, onları lekelemeğe kalkışmakdadır. Ehl-i sünnet âlimlerinin kitâbları, bin sene evvel nasıl idi ise, bugün de öyledir. Her fende, her ilmde, her sınıf insanda câhil ve sapık bulunabilir. Böyle birkaç kişiyi ele alarak, Ehl-i sünnet kelimesine saldırmak, çok haksızlıkdır. Tesavvuf büyüklerini Bâtınîlere benzetmek ise, dinde reformcuların çok kullandıkları aldatıcı taktiklerinden biridir. Bâtın âlimlerini, Bâtıniyye zındıkları ile karışdırmak, nûru zulmet olarak, hakkı bâtıl, doğruyu iğri olarak göstermek gibidir. Reşîd Rızânın bu kitâbı, ilmî bir eser olmakdan çok uzakdır. Okuyucuları aldatmak için hâzırlanmış bir hokkabazın, bir göz boyayıcının yazıları gibidir.

23 — Reşîd Rızâ, vâiz efendi ağzından, (Hem sapık, hem de sapdıran müfsid şî’îlerin fesâdlarına karşı, kelâm ve fıkh âlimlerinin susmalarına şaşıyor, bir ma’nâ veremiyorum. Kelâmcılar dâimâ mu’tezileye cebhe almış, onların i’tikâdını red etmiş ve şiddet ile mukâvemet etmişlerdi. Bunun için, mu’tezile mezhebi ve sâlikleri, târîhden silinip gitmişdir. Fukahâya gelince, hepsi Ehl-i sünnet ve cemâ’at oldukları hâlde birbirleriyle uğraşıyor, yekdiğerini red ediyorlar) diyor.

Reşîd Rızânın, vâiz efendinin ağzından diyerek yazdığı, kelâm ve fıkh âlimlerine yapdığı iftirâlara kimsenin inanmıyacağı meydândadır. Ehl-i sünnet âlimlerinin “rahmetullahi teâlâ aleyhim ecma’în” yazmış olduğu reddiyyeler kütübhâneleri doldurmakdadır. Fârisî yazılmış olanlar, arabî olanlardan az değildir. Reşîd Rızâ, fârisî bilseydi ve Abdül’ Azîz-i Dehlevî “rahmetullahi teâlâ aleyh” (vefâtı 1239 [m. 1823]) hazretlerinin (Tuhfe-i isnâ aşeriyye) kitâbını okumuş olsaydı, bu büyük âlimin, mezhebsizleri nasıl rezîl ve perîşan etdiğini görüp parmaklarını ısırmakdan kendini men’ edemezdi.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.