Fekat, hıristiyanlığın müceddidi muvaffak oldu. İslâm müceddidi muvaffak olamadı).
Pâkistânın büyük âlimlerinden Siyalküt şehrinin imâm ve hatibi, Mevlânâ Muhammed Ziyâullahın (Vehhâbîliğin Hakîkati) kitâbı urdu dilinde olup, 1969 da basılmışdır. Doksanüçüncü sahîfesinde diyor ki, Hindistânın büyük âlimi, dünyânın tanıdığı yüzlerce kıymetli kitâbın yazarı mevlevî Abdülhay Lüknevî, (hicri 1304 senesinde vefât etdi.)(Gays-ül-gamâm) kitâbında, (Sonra gelen Şevkanînin de, önce gelen ibni Teymiyyet-el-Harrânî gibi, ilmi çok, aklı az idi. Tıbkı onun gibi idi. Hattâ ondan dahâ aşağı idi) demekdedir.
Goldziher, İbni Teymiyyenin hak mezhebleri bid’at saydığını, islâmın ilk safvetini değişdirdiler diyerek, bunlarla döğüşdüğünü, Eş’arî mezhebi ile ve tesavvufla mücâdele etdiğini, Peygamberlerin kabrini ve Evliyânın kabrlerini ziyâret etmeğe ma’siyyet dediğini yazmakdadır.
Muhammed Abduhun yetişdirdiklerinden olup, onun yolunda giden Câmi’ul-ezherin eski rektörü Mustafâ Abdürrâzık pâşa diyor ki, (İbni Teymiyye fetvâ verirken, bir mezhebe uymaz, bulduğu delîl ile hareket ederdi. Tesavvuf büyüklerinin “kaddesallahü teâlâ esrârehümül’azîz” keşfini inkâr ederdi).
İbni Teymiyye, Sadreddîn-i Konevî için diyor ki, (Muhyiddîn-i Arabînin arkadaşı olan Sadreddîn, akliyyât ile kelâm ilmlerinde, üstâdından dahâ ileride olmakla berâber, ondan dahâ kâfir, dahâ az bilgili, dahâ az îmânlıdır. Bunların mezhebleri kâfirlik olduğu için, dahâ hünerli olanları, dahâ çok kâfir oluyorlar). İslâm âlimlerinin bir kısmı kendisine kâfir dedi. Çoğu ise sapık olduğunu bildirdiler. Yavuz Sultân Selîm hân “rahmetullahi teâlâ aleyh” devri âlimlerinden Muhammed Şeyh-i Mekkî, Süleymâniyye kütübhânesi, Reşîd efendi kısmında bulunan fârisî (El-cânib-ül-garbî) kitâbında, Muhyiddîn-i Arabî hazretlerine yapılan saldırıları cevâblandırırken diyor ki, (İbni Teymiyye, kâfirlerin yıllarca yandıkdan sonra Cehennemden çıkacaklarını bildirmekde ve(Bir zemân olur; Cehennemin kapıları açılır. Dibinde otlar biter)hadîsini yazmakdadır. Başka hadîsler de söylemişdir. Hâlbuki kâfirlerin Cehennemde sonsuz kalacakları, Kur’ân-ı kerîmde açıkca bildirilmekdedir. Tevâtür ve sözbirliği hâsıl olmuşdur. Âlimler, ibni Teymiyyenin tevâtüre ve icmâ’a karşı geldiğini bildiriyor).
(Muhtasar-ı Kurtubî) doksanaltıncı sahîfesinde diyor ki, (Cehennemdekilerin hepsi çıkacak.