Ahmed ibni Hanbelin ve Ebû Dâvüdün ve Tirmüzînin ve İbni Mâcenin Abdüllah ibni Mes’ûdden ve Taberânînin Ebû Mûsel-Eş’arîden “rahmetullahi teâlâ aleyhim ecma’în” haber verdikleri hadîs-i şerîfde,(İsrâil oğulları [ya’nî yehûdîler] günâh işlediler. Âlimleri, bunlara nasîhat verdi; dinlemediler. Âlimleri, sonra bunlarla görüşdüler. Berâberce yiyip içdiler. Allahü teâlâ aralarına düşmanlık sokdu. Dâvüd aleyhisselâmın ve Îsâ aleyhisselâmın ağızlarından bunlara la’net etdi) buyurdu.
Tirmüzî ve Ebû Dâvüd ve İbni Mâce, Nâfiden alarak bildiriyorlar ki, Abdüllah ibni Ömere bir adam gelerek bir kimseden selâm getirdi. Abdüllah, buna, (O kimsenin bid’at sâhibi olduğunu işitdim. Bid’at sâhibi ise, benden ona selâm götürme) dedi. Hasen-i Basrî ve Muhammed ibni Sîrîn (Bid’at sâhibleri ile birlikde bulunmayınız!) dediler. Eyyûb-i Sahtiyânî diyor ki, Talak bin Habîb ile oturuyordum. Sa’îd bin Cübeyr yanımızdan geçdi. Bana dönerek, (Onunla oturma! O, bid’at sâhibidir) dedi. Esmâ bin Ubeyd diyor ki, Alî ibni Sîrînin yanına bid’at sâhibi olan iki kişi gelerek, sana bir hadîs soracağız dediklerinde, hayır, sormayınız, dedi. Bir âyet soracağız dediklerinde, hayır, buradan gidiniz, yoksa ben giderim, dedi. Gitdiler. Orada bulunanlar, Kur’ân-ı kerîmden bir âyet üzerinde konuşsaydın ne olurdu, dediler. Onların âyet-i kerîmeyi değişdirerek okumalarından ve bu değişikliğin kalbimde yer etmesinden korkdum, dedi. Selâm bin Ebî Muti’ diyor ki, bid’at sâhibi bir kimse Eyyûba gelip, sana bir kelime soracağım dedikde, senden yarım kelime bile dinlemem, dedi. Bir kimse Sa’îd bin Cübeyre birşey sordu. Cevâb vermedi. Sebebi soruldukda, bid’at sâhibidir, onunla konuşulmaz, dedi. Ebû Ca’fer Muhammed Bâkır “radıyallahü teâlâ anh” diyor ki, (Münâkaşa edenlerin yanında oturmayınız! Bunlar âyet-i kerîmelere diledikleri gibi ma’nâ verirler). İmâm-ı Ahmed ibni Hacer-i Mekkî, (Mişkât) kitâbının şerhinde, Abdüllah ibni Ömerin “radıyallahü teâlâ anh”, benden selâm söylemeyiniz dediğini bildirirken, çünki, bid’at ehlinden kaçınmakla emr olunduk demekdedir. (Mirkat) kitâbında, (Kaderiyye fırkasında olanlarla birlikde bulunmayınız!) hadîs-i şerîfini bildirirken, çünki, agyâr ile görüşmek, insanı helâke, felâkete sürükler, demekdedir. (Şir’at-ül-islâm)kitâbında diyor ki, selef-i sâlihîn “rahmetullahi teâlâ aleyhim ecma’în”, bid’at ehli ile birlikde bulunmazdı. Çünki, hadîs-i şerîfde, (Bid’at sâhibleri ile birlikde bulunmayınız! Onların kötülükleri, uyuz hastalığı gibi bulaşıcıdır) buyuruldu. Hadîs-i şerîfde, (Kaderiyye fırkasında olanlara selâm vermeyiniz! Hastalarını ziyâret etmeyiniz! Cenâzesinde bulunmayınız! Onların sözlerini dinlemeyiniz! Onlara sert cevâb veriniz! Hakâret ediniz!) buyuruldu.