Sâd sûresinin 87. ci âyetinde meâlen, (Kur’ân ancak, bütün insanlar için bir nasîhatdır) buyurulmuşdur. İsrâ sûresinin 15. ci âyetinde meâlen,(Kim doğru yola girerse, kendi lehine girer. Kim, kendi aklına uyarsa, sapıtırsa, kendi zararına sapıtır. Kimse kimsenin günâhını çekmez. Biz Peygamber göndermedikçe azâb etmeyiz) buyurulmuşdur.
Biz, Allahü teâlânın bizi doğru olan îmâna kavuşdurması için düâ etmeliyiz. Bu da, ancak en hakîkî, en son din olan müslimânlık dînine ve bu dîni doğru olarak bildiren (Ehl-i sünnet)âlimlerinin “rahime hümullahü teâlâ” kitâblarına iki elle sarılmakla olur.
Allahü teâlâ, insanları mü’min, müslimân yapmağa mecbûr değildir. Onun merhameti sonsuz olduğu gibi, azâbı da sonsuzdur. Adâleti de sonsuzdur. Dilediği kuluna sebebsiz olarak ve o istemeden, îmân ihsân eder, verir. Kendi akl-ı selîmine uyarak, ahlâkı ve işleri iyi olanlara da, doğru olan, makbûl olan îmânı vereceği yukarıda bildirilmişdi. Bir insanın îmânlı ölüp ölmiyeceği son nefesde belli olur. Bütün ömrü îmân ile geçip, son günlerinde îmânı giden,îmânsız ölen kimse, kıyâmetde îmânsızlar arasında olur. Îmân ile ölmek için, her gün düâ etmek lâzımdır. Allahü teâlâ, sonsuz merhametinden dolayı, Peygamberler göndererek, var ve bir olduğunu ve inanılması lâzım olan şeyleri, kullarına bildirdi. Îmân, Peygamberin “sallallahü aleyhi ve sellem” bildirdiklerini tasdîk etmek demekdir. Peygamberi tasdîk etmiyen, inkâr eden, kâfir olur. Kâfirler, Cehennemde sonsuz yanacakdır. Peygamberi “aleyhissalevâtü vetteslîmât” işitmiyen kimse, Allahü teâlânın var ve bir olduğunu düşünüp, yalnız buna îmân eder ve Peygamberi “aleyhissalevâtü vetteslîmat” işitmeden ölürse, bu da Cennete girecekdir. Bunu düşünmeyip, îmân etmezse, Cennete girmiyecek. Peygamberi “aleyhissalevâtü vetteslîmât” inkâr etmediği için, Cehenneme de girmiyecekdir. Kıyâmet günü, hesâbdan sonra, tekrâr yok edilecekdir. Cehennemde sonsuz yanmak, Peygamberi “aleyhissalevâtü vetteslimât” işitip de, inkâr etmenin cezâsıdır. Böyle âlimler arasında “rahime-hümullahü teâlâ” (Allahü teâlânın varlığını düşünmeyip îmân etmiyen Cehenneme girecekdir) diyenler varsa da, bu söz Peygamberi “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” işitdikden sonra düşünmiyen demekdir. Aklı olan kimse, Peygamberi “aleyhissalevâtü vetteslîmât” inkâr etmez. Hemen îmân eder. Aklına uymayıp, nefsine, şehvetlerine uyar, başkasına aldanır ise, inkâr eder. Muhammed aleyhisselâmın amcası olan Ebû Tâlib, Onu, kendi öz çocuklarından dahâ çok sevdiğini, her vesîle ile izhâr etmiş ve Onu medh için kasîdeler yazmışdır. Muhammed aleyhisselâmın, onun ölüm döşeği yanına gelip, îmân etmesi için, çok yalvardığı hâlde, an’anesinden ayrılmamak için, îmân etmekden mahrûm kaldığı, târîhlerde uzun yazılıdır.