384

Sa’deddîn-i Teftâzânî “rahime-hullahü teâlâ”,[1] (Şerh-i akâid)de diyor ki, kısaca bilenlerin kısaca inanmaları, etrâflı ve inceliklerini bilenlerin etrâflı inanmaları lâzımdır. İkincilerin îmânları, birincilerinkinden elbet çokdur. Fekat, birincilerinki de, tâm îmândır. Îmânları noksan değildir. Abdülganî Nablüsî “rahime-hullahü teâlâ” buyuruyor ki, sözün kısası, îmânın kendisi azalmaz ve çoğalmaz. Îmânın kuvveti çoğalır. Yâhud ibâdetlerin az veyâ çok olması ile îmânın kemâli, kıymeti değişmekdedir. Îmânın azalıp çoğalacağını bildiren âyet-i kerîmelere ve hadîs-i şerîflere böyle ma’nâ verilmişdir. Bu bilgi, ictihâd edilebilecek bilgilerden olduğu için, çeşidli açıklamalar yapılmışdır. Hiçbiri, başka dürlü söyliyeni kötülememişdir. Vehhâbî kitâbı ise, ibâdetleri kabûl edip de, tenbellikle yapmıyana kâfir, müşrik diyor. Muhammed Hâdimî “rahime-hullahü teâlâ”[2] (Berîka) kitâbında diyor ki, ibâdetler îmândan parça değildirler. Celâleddîn-i Devânî “rahime-hullahü teâlâ” buyurdu ki, Mu’tezile, ibâdetleri îmânın parçası saydı. İbâdet yapmıyanın îmânı yokdur dedi. İbâdetler, îmânı olgunlaşdırır, güzelleşdirir. Ağacın dalları gibidirler. Îmân ibâdet yapmakla çoğalmaz ve günâh işlemekle azalmaz. İmâm-ı a’zam Ebû Hanîfe ve imâmMâlik ve imâm-ı Ebû Bekr Ahmed Râzî ve birçok derin âlimler “rahime-hümullahü teâlâ” böyle söylediler. Çünki, îmân tâm inanmak demekdir. Bunun azalması çoğalması olmaz. Bir kalbdeki îmânın çoğalması demek, bunun tersi olan küfrün azalması demekdir. Böyle şey olamaz. İmâm-ı Şâfi’î ve Ebül-Hasen Eş’arî “rahime-hümullahü teâlâ” îmân azalır çoğalır buyurdular. Bu sözün, îmânın kendisi azalıp çoğalması değil, kuvvetinin azalıp çoğalması demek olduğunu (Mevâkıf)kitâbı açıklamakdadır. Çünki, Peygamberin îmânı ümmetinin îmânı gibi değildir. İşitdiklerini aklı ile, ilmi ile inceliyenin îmânı, işitmekle inananın îmânı gibi değildir. [Mükâşefe ve müşâhedeye kavuşmuş Velînin îmânı, tesavvufdan haberi olmıyanların îmânları gibi değildir.] İbrâhîm aleyhisselâm, kalbinin itmînân, yakîn hâsıl etmesini istedi. Bunu Kur’ân-ı kerîm bildiriyor. İmâm-ı a’zam Ebû Hanîfe “rahime-hullahü teâlâ” (Fıkh-ı ekber) kitâbında buyuruyor ki, (Yerde ve göklerde bulunanların îmânları, inanılacak şeyler bakımından azalıp çoğalmaz. İtmînân, yakîn bakımından azalıp çoğalır. Ya’nî, îmânın kuvveti artıp azalır. Fekat yakîni, kuvveti hiç bulunmazsa, îmân olmaz.) [(Fıkh-ı ekber)in (El-Kavlül-fasl) ismindeki arabî şerhi çok kıymetli olup, 1975 senesinde İstanbulda basdırılmışdır.] Hâdimîden terceme temâm oldu.

[1] Sa’düddîn Mes’ûd Teftâzânî 792 [m. 1389] de Semerkandda vefât etdi.

[2] Hâdimî 1176 [m. 1762] de Konyada vefât etdi.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.