Matta İncîlinin yirmiikinci bâbının otuzaltı, otuzyedi ve otuzsekizinci âyetlerinde, Îsâ aleyhisselâma, (Ey Muallim! Şerî’atde en büyük emr hangisidir?) diye sorulunca, (Îsâ ona dedi: Allahın olan Rabbi bütün kalbinle, bütün canınla, bütün fikrinle seveceksin. Büyük ve birinci emr budur) demekdedir. Kırkıncı âyetinde ise, bütün şerî’at ve Peygamberlerin bu emre bağlı olduğu bildirilmekdedir. [Matta ve Markos İncîllerinde Allahın bir olduğu açıkca yazılıdır ve Baba kelimesi Rab ve sâhib ve hâkim demekdir. İnsânın babası demek değildir.]
[İncîle mülhak olan ve İncîlden kabûl edilen mektûblarda da, Allahü teâlânın bir olduğunu bildiren ibâreler vardır.
Pavlosun Galatyalılara mektûbunun üçüncü bâbının yirminci âyetinde, (ve ALLAH BİRDİR) demekdedir.
Pavlosun Efeslilere (Efesoslulara) mektûbunun dördüncü bâbının dört, beş ve altıncı âyetlerinde, (Beden bir ve rûh bir, Rab bir, îmân birdir. Cümlenin üzerinde ve cümle ile ve cümlede cümlenin ALLAHI ve Babası birdir) demekdedir.
Birinci Timoteosanın birinci bâbının onyedinci âyetinde, (Şimdi devrlerin melîkine, zevâl bulmaz, göze görünmez TEK ALLAH’a ebedler ebedince hurmet ve izzet olsun) demekdedir.
İkinci bâbın üçüncü, dördüncü ve beşinci âyetlerinde, (Kurtarıcı Allahın indinde [Yüksek mevki’de olanlara düâ, niyâz ve teşekkür etmek] iyi ve makbûldür. O istiyor ki, bütün insanlar kurtulsunlar ve hakîkat bilgisine gelsinler. Çünki ALLAH BİRDİR ve Allah ile insanlar arasında bir beyâncı [haberci, resûl, elçi] vardır) demekdedir. Yehûdânın mektûbunun yirmibeşinci âyetinde, (Kâdir olan kurtarıcımız TEK ALLAHA) demekdedir.]
Tevrâtda, [hakîkî İncîlde ve] bütün semâvî kitâblarda, [ve bütün Peygamberlerin şerî’atlerinde] açıkca bildirilen ilk emr ve vasıyyet tevhîddir. Ya’nî Allahü teâlânın varlığına ve bir olduğuna inanmakdır. Eğer, ilk ve en mühim emr teslîs olsaydı, Âdem aleyhisselâm ve ondan sonra gelen bütün Peygamberler “aleyhimüsselâm” bunu açıkca beyân ederlerdi. O Peygamberlerden hiç biri böyle bir şey bildirmedi. Teslîs fikrinin, hakîkatde mevcûd olmadığı, sonradan meydâna çıkdığı, buradan da anlaşılmakdadır.
[Ahd-i cedîdin bu âyetleri, hıristiyanların (üç Allaha îmân) fikrini kesinlikle ortadan kaldırmışdır. Îsâ aleyhisselâm burada, bir olan Allahü teâlâya îmânı, Onu her şeyden çok sevmeyi açıkca emr etmekdedir. Pavlos da, mektûblarında, çeşidli vesîleler ile, Allahü teâlânın bir olduğunu yazmışdır. Eğer hıristiyanların inandıkları gibi, Îsâ aleyhisselâm da Allah olsaydı, birinci emr olarak kendisini sevmek lâzım olduğunu ve Allahın üç olduğunu söylerdi.