418

● Kalbin akla ve nefse bir mikdâr bağlılığı muhakkakdır. 1/41. [Mektûbât Tercemesi: 69.]

● Kalbin, birden fazlaya muhabbeti olmaz. [Kalbin muhabbeti, muhakkak bir şeyedir]. Ve maddelerin çokluğu, mal, evlâd, makâm ve medh olunmak ve insanlar arasında makâm sâhibi olmak gibi muhabbetin çeşidleri ve mikdârları, her ne kadar birden fazla şeye kalbin muhabbetini gösterse de, yine sevgisi birdir ki, o da nefsidir. Ve onlara olan muhabbeti nefsine olan muhabbetin parçalarıdır. Zîrâ, adı geçen eşyâyı kendi nefsi için ister. Nefsine olan muhabbeti yok olsa, onlara muhabbeti dahî yok olur. 1/24. [Mektûbât Tercemesi: 42.]

Kalb iki hâlden birisindedir. Yâ, îmân edilecek şeylere îmân etmiş, bağlanmışdır. Veyâhud, o îmân edilecek şeyleri inkâr etmekdedir. Îmân edip bağlanmanın alâmeti, îmân edilecek şeylere kalbin râzı olmasıdır. Ve onun sebebiyle göğsün açılması ve ferâhlamasıdır. Küfr ve inkârın alâmeti, tasdîk edilecek şeyleri kalbin sevmemesi ve o sebebden göğsün daralmasıdır. 3/51.

● Kalbde hâsıl olan ma’nâ ve diğer latîfeler [lutfa uğraması] için, hayâlde sûret vardır. 3/119.

● Kalb göze tâbi’dir. Gözü harâmlara kapamayınca, dilin [gönülün] muhafazası zordur. Ve zîrâ kalb gördüğü harâma bağlı oldukca, fercin muhâfazası zordur. Çünki, fercin korunması için, gözü harâmdan korumalıdır; kapamalıdır. 3/41. [Se’âdet-i Ebediyye: 778.]

● Kalbin selâmeti, mâsivâyı unutmağa bağlıdır. Öyle ki, bin sene ömrü olsa, eşyâ aslâ hâtırına gelmiye. Bu devlete kalbin fânî olması derler. Ve bu yolda, ilk adımdır. 1/278.[Mektûbât Tercemesi: 409.]

Kâmil mü’minin kalbi ya’nî ârife olan zuhûr [ârifde görünenler] Arşın nûrlarından alınmışdır. Ve zıllıdir. 3/11. [Se’âdet-i Ebediyye: 917.]

● Kalbde görünenler, Arşın dalgalarıdır, Arşdan aks ederler.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.