● Maraz-ı kalbîye [kalb hastalığına] tutulmuş olanın hiçbir ibâdet ve tâ’atı makbûl değildir. Belki zararlıdır. 1/105. [Mektûbât Tercemesi: 156.]
● Maraz-ı kalbî [kalb hastalığı], Allahü teâlânın emrlerine ve yasaklarına, kalbin tâm inanmamasından ibâretdir. 1/191. [Mektûbât Tercemesi: 227.]
● Müstehab, Hak teâlâyı dost eder ve rızâ-yı ilâhîye vesîledir. 1/266. [Mektûbât Tercemesi: 350.]
● Mesh-i serde [başın mesh edilmesinde], kulak ve ensenin mesh edilmesinde ihtiyâtlı hareket etmek lâzımdır. 1/266. [Mektûbât Tercemesi: 350.]
● Müskirâtdan [ve uyuşturucudan] kaçınmak lâzımdır. Ve hepsini dahî hamr [şerâb] gibi harâm ve müstenker kabûl ve i’tikâd edeler. 3/41. [Se’âdet-i Ebediyye: 778.]
● Meşâyıhin rûhlarından istifâde etmeğe ve onların yardımına mağrur olmıyalar [aldanmıyalar] ki, o görünenler, kendi şeyhinin latîfeleridir ki, o sûretlerde görünmüşdür. Değişik şeylere bağlanmak, hüsrâna mûcibdir. 1/292. [Mektûbât Tercemesi: 462.]
● Meşâyıhin ekserîsi rûh ve sırdan haber verdi. Az kimse, hafîden haber vermişdir. 1/294. [Mektûbât Tercemesi: 468.]
● Müşrik o kimsedir ki, Hak teâlânın gayrinin ibâdetine tutulmuşdur. [Mahlûkâta ibâdet eden müşrikdir]. Eğerçi vücûb-i vücûdda ortağı yok, derse de. 3/3. [Se’âdet-i Ebediyye: 906.]
● Müşrikler necs-i ayn değildir. [Müşriklerin bedenleri necs değildir]. Onların necâsetleri, i’tikâdlarının pisliğidir. 3/22. [Se’âdet-i Ebediyye: 70.]
● Mudga (yürek). 3/65.
● Mudga sol cânibde [sol tarafda] bulunmakdadır ki, âlem-i halkdandır. 2/21.
● Mat’ûmât-i lezîze [lezîz yiyecekler] ve melbûsât-ı nefîse [nefîs giyecekler] kullanırken, nefsin arzûlarını düşünmemek gerekir. 1/70. [Mektûbât Tercemesi: 108.]