Mevzû’u bu ki, bir müslimân bir güne dört akçe ayırmış. Günde bir kerre İnnâ a’tayna sûresini okuyup, sevâbını rûhuna bağışlıyalar. Pervîz efendi merhûm, bu arzı eline alıp, yanında bulunan müslimânlara gösterip, dedi ki, işte sahîh vakf. Bu vakf sâhibi, Kur’ân-ı azîmüşşânın bir mikdâr kadrini bilmiş. Allahü teâlâ rahmet eylesin! Kur’ân-ı kerîmin tam kadrini bilmek, nerede müyesser olur. Ammâ hele hâline göre riâyet etmesine gayret eylemiş.
Otuzüçüncü Menâkıb: (Mesâbîh-i şerîf)de, sadaka bâbı faslında, hazret-i Ebû Hüreyreden “radıyallahü teâlâ anh” nakl olunmuşdur. Server-i kâinât aleyhi efdalissalevât hazretleri buyurmuşlardır ki, bir kimse eşyâdan bir çift şeyi sadaka etse, fîsebîlillah Cennet kapılarından da’vet olunur. Cennet için kapılar vardır. Her kim ki nemâz ehlindendir, nemâz kapısından da’vet olunur. Her kim ki cihâd ehlindendir, cihâd kapısından da’vet olunur. Her kimse ki sadaka ehlindendir, sadaka kapısından da’vet olunur. Her kimse ki oruc ehlindendir, reyyân kapısından da’vet olunur. Hazret-i Ebû Bekr “radıyallahü teâlâ anh” buyurdular ki, yâ Resûlallah! Bu kapıların herbirinden çağrılanlara bir müşkilât yokdur. Lâkin, bu kapıların hepsinden çağrılan kimse var mıdır. Hazret-i Resûl-i Ekrem “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” buyurdular ki, (Evet ümîd ederim ki, sen o kimselerden olursun.) Bu hadîs-i şerîf, sahîh hadîs-i şerîflerdendir. (Buhârî) ve(Müslim)de vardır. Müslim şerhinde beyân olunmuşdur ki, hadîs-i şerîfde bir çift sadaka etse, buyurdular. Bir çiftden murâd nedir. Ba’zıları iki at, iki köle, iki devedir dedi. Ba’zıları dedi ki, altın ile gümüş, yâ dirhem ile elbise, herhangi iki şey olarak açıklanmışdır. Müslim şerhinde beyân olunmuş ki, hadîs-i şerîfde Cennet kapılarının, dörtden fazlasını beyân buyurmadılar. Hem nasıl olduğunu da açıklamadılar. Lâkin ma’lûmdur ki, Cennetin sekiz kapısı vardır. Dört kapısının biri Tevbe kapısıdır. Biri gadabına hâkim olanlar ve insanları afv edenler kapısıdır. Biri rızâ gösterenler kapısıdır. Biri Eymen kapısıdır. Buhârî şârihi beyân etmiş ki, bir kimse bu hasletlerden bir haslet sâhibi olsa, o haslet kapısından çağrılsa, o kimseye bir müşkilât olmaz. Zîrâ, murâd Cennete girmekdir. Lâkin cümle kapılardan çağrılmak, ikrâmdır. İstediğinden girmeğe serbestdir. Hangisinden istersen oradan gir, demekdir.