Onun için, Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretleri buyurdu ki, (Eğer semâdan azâb nâzil olsaydı, Ömer bin Hattâb ve Sa’d bin Mu’âzdan başka kimse o belâdan necât bulmazdı “radıyallahü teâlâ anhümâ”).
Ondördüncü Menâkıb: Yine (Me’âlimüttenzîl)de sûre-i Bekarada; meâl-i şerîfi (Oruc gecesi, hanımlarınıza yaklaşmanız size halâl kılındı) olan 185.ci âyet-i kerîmenin tefsîrinde nakl edilmişdir. Tefsîr âlimleri dediler ki, islâmın ilk devrinde, iftâr etdikden sonra, yimek ve içmek akşam ile yatsı arası veyâ uyuyana kadar halâl olurdu. Yatsı nemâzını kıldıkdan veyâ uyudukdan sonra yimek, içmek ve cimâ’, ertesi günü akşama kadar harâm olurdu. Bir gece hazret-i Ömer, yatsıyı kıldıkdan sonra, tahammül edemeyip, ehline muvakaa etdi [onun ile cimâ’ yapdı]. Gusl etdikden sonra, pişmân olup ağladı. Nefsini levm eyledi [payladı]. Ertesi sabâh, Resûl-i ekrem “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretlerinin huzûruna gelip, dedi ki; Yâ Resûlallah! Ben bir hatâ için, nefsimden Hak Sübhânehü ve teâlâya i’tirâz etdim. Ben bu gece yatsıyı kıldıkdan sonra, hanımımın yanına geldiğimde bir güzel koku hissetdim. Nefsim bunu güzel ve sevimli gösterdi. Ehlimle yakın oldum. Hazret-i Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” buyurdular ki, (Yâ Ömer! Sen bu şekl amele lâyık değil idin.) Hemen sahâbe-i güzîn içinden birkaç kişi de kalkıp, Ömerin “radıyallahü teâlâ anh” i’tirâf etdiği gibi i’tirâf etdiler. Sonra, hazret-i Ömerin ve Sahâbe-i güzînin hakkında yukarıda zikr olunan âyet-i kerîme nâzil oldu.
Onbeşinci Menâkıb: Yine (Me’âlimüttenzîl)de, Tahrîm sûresinde, meâl-i şerîfleri (Eğer ikiniz de Allaha tevbe ederseniz [Âişe ve Hafsa], ne güzel…). (Olur ki, onun Rabbi, yerinize sizden dahâ hayrlı zevceler verir….) olan 4 ve 5.ci âyet-i kerîmelerinin inme sebebi beyânında haber verilmişdir. İsmâ’îl bin Abdülkâhir râvîler vâsıtası ile Abdüllah bin Abbâsdan “radıyallahü teâlâ anh”, o da Ömer bin Hattâb hazretlerinden rivâyet etdiler. Bir vakt, Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretleri, ezvâc-ı tâhirâtdan ayrılmak istediler. Bu hadîs-i şerîf te’vîlli zikr olundu. Sonunda hazret-i Ömer buyurdu ki, Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretlerinin huzûr-ı şerîflerine vardım.