Ürik asidi en az yapan süt, yumurta, yeşil sebze ve tatlı meyvelerdir. Bilhâssa, kuru incir, çok fâidelidir. En çok yapan ise, genc hayvan etleri, jelatinli etler (baş, ayak, deri), ahşâ, beyn, karaciğer, böbrek, işkembedir. Bunlarda çok nüklein vardır. Nükleinin parçalanmasından, ürik asid kolay meydâna gelir. Ekmek ve et de oldukca ürik asid yapar.
Yasak olanlar – Genc hayvanlar (dana, güvercin palazı, kuzu, oğlak, genc kuşlar, piliç yasakdır). Jelatinli etler (dana başı, paça, peltelenmiş et suyu), iç organ etleri (beyin, böbrek, dalak, karaciğer, işkembe, sucuk), konserve etleri, mantar, çikolata ve ekşi meyveler, sıcak meşrûbât, sıcak kompres koymak yasakdır.
Ekmek, sebzeler (mercimek, fasulye, bakla, bezelye) az verilmelidir.
Verilecek yemekler – Büyük hayvan etleri (sığır, koyun), tâze av etleri (tavşan gibi), kümes hayvanları, çok tâze balık, soğuk süt, yumurta verilir. Yeşil sebze, patates, tatlı meyve bilhâssa kuru incir verilir. Tâze peynir verilir. Kahve, gazoz yasakdır. Hafîf ılık çay verilir. Her gün iki üç litre bol su içmelidir. Limon suyu ve mi’de sodası vererek idrârın asitliği azaltılmalıdır. PH 6 dan aşağı olmamalıdır. İlâc olarak piperazine, (A.C.T.H.) ve (Cortisone) iğneleri fâidelidir. Süleymâniyye kütübhânesi (Lâleli) kısmında, [3735] sayılı kitâbda diyor ki, (Üç gün beşer gram Râvend-i Çîni tozu yutunca, incir, mesâne taşını eritir ve idrâr yollarını temizler. Akkavak yaprağını çay gibi hâzırlayıp içmek de böyledir. Kadın sütü bal ile karışdırılıp içilirse, mesânedeki taşları eritir).
Almanyada yeni yapılan (Nieron) adındaki hablar, böbrek taşlarını parçalamakda, bunları ve kumları dökmekdedir. Bu ilâc, günde üç def’a yemeklerde birer hab alınmakdadır. İçinde, (verge d’or) denilen altın kamış otunun çiçeği ve (Ammi) denilen Mısr anasonu meyveleri ve (Saxifrage) denilen taşkıran otu ve (Souci) denilen Ayn-ı safâ otu ve (Bugrane) denilen kayış kıran otunun kırmızı çiçekleri ve (Garance) denilen kökboya kökü vardır. Bunları kaynatıp suyunu içmek de taş ve kum düşürür.
19 — OKSALAT KUMU: Çok sebze yimekden hâsıl olur. Bilhâssa oksalat (hummâz) bulunan sebzeler yasakdır. Kuzu kulağı, ıspanak, beyâz fasulye, semizotu, elma, armud, frenk üzümü (ahû dudu), kiraz, vişne, çilek, yasakdır. Domatesin zararlı olmadığı anlaşılmışdır. Biber, çikolata, kakao yasakdır. Mesâne ve böbrek hastalığı yoksa, her et, bilhâssa beyâz et verilir. Kepeksiz beyâz ekmek yimelidir.
Sultân dördüncü Muhammed hân zemânında hakîm başı iken 1081 [m. 1669] de Yenişehrde vefât eden doktor Sâlih efendinin (Gâyet-ül-itkân) kitâbını, Mustafâ Ebülfeyz efendi, 1141 [m. 1728] de, arabîden türkçeye terceme etdirerek (Nüzhet-ül-ebdân) adını vermişdir. Gâyet güzel hat ile yazılmış ve sekizyüzelli sahîfe olan bu kitâbın bir nüshası Türkiye gazetesi kitâblığında mevcûddur. Bu kitâbda diyor ki: Böbrek taşı yapan gıdâlardan perhîz etmelidir. Taş hâsıl olmasını men’ eden şeyler yimelidir. Buzağı eti ve oğlak eti, yumurta sarısı, kaya balığı, fıstık, acı bâdem, şam fıstığı, zerdâli ve kayısı çekirdeği, incir, siyâh nohud yimelidir. Ebe gümeci, maydanoz, kuşkonmaz, hindibâ yimelidir. Yemeklere tarçın koymalıdır. Tatlı yimelidir. Ayda iki kerre müshil almalıdır. Müshillerden hıyarışenbih, kudret helvası, gül şurubu, râvend, terementi münâsibdir. Kırımtartarı râvendli şekerle vermelidir. Böbrek taşına karşı en iyi ilâc terementidir. Taşları paralar. Terementi dört gram ve râvend bir gram, tarçın yarım gram, meyankökü ve altın otu, ya’nî ipeka yirmişer santigram hab yapıp haftada bir kerre bir gram vermelidir. Sarı sabr bir dirhem ve râvend ile garikon birerbuçuk dirhem ve mahmûde, ya’nî skamone oniki santigram ve tarçın, sünbül ve mustakiden, ya’nî damla sakızından, meyankökünden yirmişer santigram, kâfî mikdâr terementi ile hab yapılıp, haftada bir kerre bir dirhem verilir. Yâhud dört gram hıyarışenbih balını iki gram terementi ve yarım gram meyankökü, kâfî mikdâr şeker ile karışdırıp bir def’ada içmelidir.