1249

Bu çalışmaları nefs ile cihâd olur. Felâketden, azâbdan kurtulmak istiyenler için, ya’nî Kur’ân-ı kerîme, islâmiyyete uymak istiyenler için, doğru yol budur. Kendi akllarına güvenerek, Kur’ân-ı kerîmden ve hadîs-i şerîflerden ma’nâ, hükm çıkarmağa kalkışanlar, yanılır, aldanır ve Ehl-i sünnetden ayrılırlar. Ehl-i sünnetden ayrılan da, yâ sapık olur, yâ kâfir olur.

Kendisi için mal satın alamıyan bir zengin, para vermek istediği san’at sâhibini, (Şu para ile, şu malı almak için, seni umûmî vekîl yapdım) diyerek, vekîl yapar. San’at sâhibi de, vekîl olup, sened karşılığı, parayı zenginden alır. Bu para ile, bu malı, kendi adına satın alır. Zengine teslîm edip, senedini geri alır. Aralarındaki ikinci bir sözleşme ile, bu malı, zenginden veresiye, yüksek fiyâtla satın alır. Böylece, ikisi de, fâiz günâhından kurtulmuş ve dahâ çok kazanmış olurlar.

Süâl: Bankalar, zenginlerin, hasîslerin sakladıkları paraları alıp, iş adamlarına veriyor. Kalkınmağa yardım ediyorlar. Müslimânlar, banka ile iş görmezse, bankalar kapanır. Bankada çalışan binlerce insan işsiz kalır. Bu zarar nasıl önlenebilir?

Cevâb: Zengin, parasını az bir fâiz almak için bankaya yatırıyor. İş adamına verince, katkat çok kazanır. Elbet bunu tercîh eder. Banka, bunların arasına giremez, iş adamını sömüremez olur. Bankalar, her sene milyonlarca lirayı iş adamlarının cebinden alamayınca, önceki sahîfede bildirdiğimiz fâideli hizmetlerine hız verir. Fâizsiz kazanclarını artdırır. Hem kazanırlar, hem de kalkınmağa dahâ çok yardımcı olurlar. Bankada çalışanların ücretlerini bu halâl kazançlarından öderler.

20 — ŞİRKETLER

(İbni Âbidîn)de ve Âtıf beğin “rahmetullahi teâlâ aleyh” (Mecelle)nin 1045 ve 1060 ve 1329 uncu maddeleri ve sonrası şerhlerinde diyor ki:

Şirket, ortaklık demekdir. İslâmiyyetde, şirketler iki kısmdır:

1 — Mülk şirketi: İki veyâ dahâ çok kimsenin, mîrâs veyâ hediyye sûreti ile veyâ parasını belirli oranda verip satın alarak, ayn veyâ deyn olan bir mala berâber sâhib olmalarıdır. Yâhud, mallarını, ayrılamıyacak şeklde, karışdırıp ortak olmalarıdır. Birincisinde, ortak malın her parçasında, her dânesinde ortakdırlar. İkincisinde ise, her birinin dâneleri diğerinin dâneleri ile karışmışdır. Birincisinde, hisse-i şâyı’asını dilediğine satabilir. İkincisinde ise, ancak ortaklarına veyâ onlardan izn alarak dilediğine satabilir. Ortak binâdan ve tarladan, kendi malının mikdârı nisbetinde ve diğerlerinin hisselerine zarar vermiyecek şeklde, istifâde edebilir. İznsiz başkalarına kullandıramaz. İzn verenlerin hisselerini de kullanabilir. Mislî olanlardan hissesini fâiz olmıyacak şeklde ayırıp kullanabilir. Meyveden hissesini yiyebilir. Çürüyecek, bozulacak şeyleri satıp, semenini ortaklarına dağıtır. Hissesini iznsiz herkese satabilir. Satın al veyâ hisseni bana sat diye zorlanılmaz. Ortaklaşa sığır kurban edenlerin, bu kurban etinde olan hisseleri de, mülk şirketi olur. Üçüncü kısmda, onbirinci madde sonuna bakınız!

Mülk şirketinin çeşidleri, ortakların hakları, düyûn-i müştereke, müşterek malın taksîmi, menfe’atlerin taksîmi, apartmanlarda oturanların müşterek hakları, (Mecelle)de binkırkbeşinci [1045] maddeden başlıyarak uzun yazılıdır.

2 — Akd ile ya’nî sözleşerek kurulan şirketdir: Bir yazılı mukâvele yaparak, ortakların kabûl etmesi ile kurulur. Birinin vazgeçmesi ile şirket bozulur. A’zâdan birine, kârdan mu’ayyen birşey verilmesini şart koymak şirketi bozar. Sermâye mal olduğu zemân, sermâyenin, altın veyâ gümüş veyâ geçer her çeşid para olması ve mevcûd ve ma’lûm olması lâzımdır. Deyn [alacak] olan para ve urûz, ya’nî hacm ile, vezn ile, sayı ile ölçülen şeyler sermâye olamaz. Bunlar ve binâ önceden müşterek bulunurlarsa, imâm-ı Muhammede göre “rahmetullahi teâlâ aleyh”, sermâye olabilirler. Malları önceden müşterek değilse, müsâvî kıymetdeki mallarının yarılarını birbirlerine satarlar.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.