Îsâ aleyhisselâm zan etdikleri kimse çarmıha gerildiğinde, yanında kimse bulunmadığı gibi, havârîlerden biri dahî bulunmamışdır. Birkaç kadının uzakdan seyr etdikleri, Matta ve Markos İncîllerinde yazılıdır. Yuhannâda ise, bu sözler olmadığı için, papazın (Dört İncîlde yazılıdır ve havârîler gözleri ile gördüler) demesinin, yanlış olduğu anlaşılmakdadır. Ya’nî, bu husûsda herhangi bir tevâtür yokdur. Hele papazın, delîl olarak beyân etdiği târîh kitâbları, tevâtür ile sâbit olmıyan haberleri me’haz olarak kabûl etdikleri için, bu kitâbların hiç birisi i’timâda lâyık değildir. Bu husûsda İncîllerin rivâyetleri şöyledir:
Matta İncîlinin yirmiyedinci bâbının ellinci ve devâmındaki âyetlerde, (Îsâ çarmıh üzerinde rûhunu teslîm etdi. Ve işte ma’bedin perdesi yukarıdan aşağıya kadar iki parça oldu. Yer sarsılıp kayalar yarıldı. Kabrler açılıp uykuda olan nice mukaddeslerin cesedleri kıyâm etdiler. Onlar kabrlerden çıkıp, Îsânın kıyâmından sonra mukaddes şehre (Kudüse) girdiler ve birçok kimselere göründüler) demekdedir. Batılı yazarlardan Norton, kitâbında bu vâkıanın açık bir yalan olduğunu bildirmekde ve bunun delîllerini de beyân etmekdedir. Norton, İncîli himâye ve müdâfea eden kitâbında diyor ki, (Bu hikâye yalandır. Bunun en mühim delîli şudur ki, Kudüsün harâb edilmesi üzerine perîşân olan yehûdîlerin, Mescid-i aksâ için söyledikleri hârikulâde şeyler arasında bulunan yalanlardan birisi de budur. Sonradan bir ahmak, bu fıkrayı Îsâ aleyhisselâmın çarmıha gerilmesi zemânına münâsib görerek, Matta İncîlinin ibrânice nüshası kenârına teberrüken yazmış, dahâ sonra ise, kendisi gibi ahmak bir kâtib, bunun bir sûretini yazarken, bunu Matta İncîlinin içerisine almışdır. Bu metin de, onlar gibi bir mütercimin eline geçmiş ve olduğu gibi terceme etmişdir.) [Bu terceme de, kilisenin resmî din kitâbı olmuşdur.]
Papazın, mu’cizeler olarak bildirdiği hikâyesinin aslı olmadığının çeşidli delîlleri vardır:
1 — Matta İncîlinde yazıldığına göre, çarmıha gerilme hâdisesinin ikinci günü yehûdîler, Romalıların Kudüsdeki vâlîsi olan Pilatusa gelip, (Ey efendimiz! O aldatıcı dahâ sağ iken üç gün sonra kıyâm ederim demiş idi. İmdi emr et ki, üçüncü güne kadar kabri beklesinler de, şâkirdleri gelip onu çalarak halka: O kıyâm etdi demesinler. Sonuncu sapıklık birincisinden dahâ kötü olur) dediler. [Matta bâb yirmiyedi, âyet altmışiki ve devâmı.] Mattanın yirmiyedinci bâbının, 24. cü âyetine göre, Pilatus ve zevcesi,Îsâ aleyhisselâmın katl edilmesine, kalben râzı değillerdi. Pilatus, yehûdîlerin ısrarlarından dolayı çâresiz müsâade etmişdi. Eğer mu’cizeler görülseydi, yehûdîlerin Pilatusa sonradan giderek, bu sözü söylemeleri mümkin olamazdı.