Fekat, ben size derim ki: İlyâ zâten gelmişdir. Fekat onu tanımadılar. Ona, her istediklerini yapdılar. Aynı şeklde böylece insanoğlu da onlardan elem çekecekdir. Şâkirdler, Îsânın bu sözü kendilerine vaftizci Yahyâ için söylediğini, o zemân anladılar) demekdedir. İşte şu son ibâreden anlaşılan, Yahyâ va’d edilen, beklenilen İlyâdır. Yuhannâ ve Matta İncîllerine göre, Yahyâ aleyhisselâm ile Îsâ aleyhisselâmın sözleri birbirine zıd olmakdadır. [Çünki, Yuhannâ İncîlinde, Yahyâ aleyhisselâm kendisinin İlyâ olmadığını bildirmişdir. Yehûdîlerin, Îsâ aleyhisselâmı kabûl etmeme sebeblerinden biri de Ondan önce İlyânın gelmesini beklemeleridir. Buradaki zıdlık güneş gibi meydândadır.]
11 — Luka İncîlinin birinci bâbında Zekeriyyâ aleyhisselâma hazret-i Yahyâyı müjdeleyen melek, Yahyânın vasflarını beyân ederken, onyedinci âyetinde, (Sana verilecek oğul, İlyânın hikmet ve fazîleti ile ve Onun rûhunda olarak, babalarının kalblerini oğullara ve âsîleri, sâlihlerin ilmine döndürmek için Benî İsrâîl önünde yürüyecekdir) demişdir. Bu âyet yukarda bildirdiğimiz Matta âyetlerine muhâlifdir. Çünki, Yahyânın kendisinin hem İlyâ olması, hem de İlyânın hikmet ve fazîleti ile muttasıf olması mümkin değildir.
12 — Lukanın dördüncü bâbının yirmidört, yirmibeş ve yirmialtıncı âyetlerinde, (Îsâ dedi ki: Gerçekden size derim ki, İlyânın günlerinde semâ üç yıl altı ay kapanıp, bütün yeryüzünde büyük kıtlık olduğu zemân, İsrâîlde çok dul kadın vardı. Fekat İlyâ onlardan hiç birine gönderilmedi. Yalnız Sayda diyârında, Sarepdayada bir dul kadına gönderildi) demekdedir. Bu ahvâl Yahyâ “aleyhisselâm” zemânında olmadığından, Matta rivâyetine muhâlifliği, zıdlığı ortadadır. [Çünki, Matta İncîlinde Yahyâ aleyhisselâmın Îsâ aleyhisselâm ile aynı zemânda yaşadığı ve Onun İlyâ olduğu bildirilmekdedir. Hâlbuki Luka İncîlinde bildirilen semânın üç yıl altı ay kapalı kalması, Îsâ aleyhisselâm ve İlyâ diye bildirilen vaftizci Yahyâ zemânında olmamışdır.]
13 — Lukanın dokuzuncu bâbının elliüç ve ellidördüncü âyetlerinde, (Îsâ, Orşilime (Kudüs) gelirken, Sâmiriyyeliler Îsâyı kabûl etmediler. Şâkirdlerinden Ya’kûb ile Yuhannâ bunu görünce Îsâya hitâb ederek, Yâ Rab, ister misin [İlyânın yapdığı gibi] gökden ateş insin ve onları helâk etsin diye emr edelim dediler)demekdedir. Buradan da anlaşılıyor ki, Îsâ aleyhisselâmın havârîleri dahî, İlyânın kendilerinden dahâ önce yaşadığını ve Yahyânın, İlyâ olmadığını biliyorlar idi. Bu da Mattanın rivâyetine zıddır.