Buna benzer, aynı nedâmet ve pişmânlık ile o kızıl cinâyet kuyusundan kaçan, hür dünyâda ismleri tanınmış Kravçenkolar, Zaharovlar, Kasyanovaların sayısı çokdur. İkinci cihan harbinin yırtıp açmış olduğu demir perde kısmından istifâde ederek batıya kaçan ve muhtelif hür memleketlere sığınan, ekseriyyeti köylü ve işçi zevallıların sayısı birbuçuk milyona yakın olduğu, bilinen bir hakîkatdir. O zemân ki solcular, “Cennet” olarak göstermek istedikleri kızıl diyârından kaçan bu bahtsız insanların inlemelerini îzâh edemediler.
Yutmağa hedef tutduğu memleketlerin, işçilerine fabrikalar ve diğer sanâyı’ işletmeleri, köylüye bol bol arâzî, memleketde ise, sulh, hürriyyet ve refâh va’d eden maskeli koca kızıl yılan, bakın Rus halkına, Kafkasyaya, Türkistâna, Ukraynaya, Letonyaya, Litvanyaya, Estonyaya ve diğer peyklerine neler bahş etmişdi? İşçilere ve köylülere va’d edilen fabrikaların, arâzînin yerine, devâmlı karlar ile örtülü, sıfırın altında elli derece soğuğu ile süslenmiş bütün boş Sibiryayı, alışılmamış bu derece soğuğun altında aç karnı ile oradaki vahşî ormanlarda ağaç keserek serbest ölme şansını, va’d edilen hürriyyetlerin yerine de, elleri kelepçeli, ağızları mühürlü esâret; refâhın yerine ise, ağlıyan sefâlet, perişânlık ve açlık. Memleketleri ise, utanç dıvârları ile çevrilmiş, demir perdeler ile kapatılmış birer esâret kampı yapmışdı. 1927 yılından 1939 yılına kadar, hürriyyet, sulh ve refâhlar va’d edilen, sâdece Rusyada onyedi milyon ma’sûm insan yok edilmişdir. Bunlar hikâye değildir. Hakîkatın tâ kendisidir.
İhtilâl ve iç harb başlamadan önce, RUSYA’da hemen hemen ânî denecek şeklde bir sürü Sosyalist parti peydâ oldu. İşçi Demokrat, Köylü Demokrat, Bolşevik, Menşevik, Sağ ve Sol Liberaller, Kadet Partisi bu meyandaydı. Her biri ayrı ayrı fikrler ile propagandaları ile ortaya çıkmışlardı. Küçük, büyük topluluklardan faydalanarak, konuşuyorlar, nutklar çekiyorlardı. Köylerde, fabrikalarda, küçük tezgâhlarda, meydânlarda, hattâ sokaklarda, bu fe’âliyyet eksik olmuyordu. Bu partiler, binbir va’d ile süsledikleri programlarını, parlak sözlerle halka sunuyorlar, işsiz insanlarla berâber, hâlleri iyi olanları da kandırıp peşlerine takıyorlardı. Bu kaynaşma aylarca devâm etdi. Devâmlı yapılan konuşmalar ve gürültü, halkı şaşırtmışdı. İnsanların kafaları, eğriyi doğruyu anlıyamaz hâle geldi. Âdetâ, halk şu’ûrsuz, serhoş olmuşdu.
Partilerin en kuvvetlisi, en çok va’dde bulunanı, Bolşevik Komünist Partisi idi. Bunlar yalnız işçilere ve köylülere hitâb ediyorlardı.