Bu mescidin inşâasında çok kıymetli malzeme kullanılmışdı. Uzakdan bakılınca, bir altın parçası gibi pırıl pırıl parlıyor, görenleri hayrân bırakıyordu. Yapılması 7 sene sürmüşdü. Ne yazık ki, bu güzel mescid, Âsûrî hükümdârlarından ikinci Buhtunnasar Kudüsü zabt etdiği zemân, onun tarafından yakdırıldı. Tevrât nüshaları da yanıp, hiç kalmadı. Keyhusrev ta’mîr etdi ise de, sonra Romalılar yakdı. (Kâmûs-ül-a’lâm)da diyor ki, (Bu tahrîb ile Kudüsün mûsevîlere âid ma’mûriyyeti hitâm bulup, dahâ sonra Kostantiniyye rum Bizans imperatorları, Mescid-i aksâyı ta’mîr edip, Kudüse (İlyâ) ismini verdiler. Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem”, Mescîd-i aksâda nemâz kılmışdır. Kudüs, hicretin 16. cı senesinde, Ömer “radıyallahü anh” zemânında müslimânlar tarafından feth edilmişdir. Abdülmelik “rahime-hullah” zemânında şimdiki mescid yeniden binâ olunmuşdur). Arta kalan temel dıvarları, bugün yehûdîler tarafından (Ağlama dıvarı) adıyla anılmakda ve bu dıvar önünde düâ etmekdedirler.
Süleymân aleyhisselâm zemânında, Kudüs dünyânın en zengin, en güzel şehri olmuşdu. Süleymân aleyhisselâmın yapdırdığı serâylar, bu serâyların içindeki dâireler, burada bulunan kıymetli eşyâlar hakkında birçok hikâyeler vardır. Denebilir ki, dünyâda şimdiye kadar hiçbir hükümdâr, Süleymân aleyhisselâm gibi muhteşem ve masallara benzeyen bir hayât sürmemişdir. Süleymân aleyhisselâmın müteaddid zevceleri ve câriyeleri vardı. Süleymân “aleyhisselâm” ticârete çok ehemmiyyet verdiğinden, zenginliği günden güne artmış ve serâyını yeni ve kıymetli güzel eşyâlarla süslemiş, birçok kıymetli atlar, kuşlar ve sâir hayvanlar beslemişdir. Serâyda günde 30 sığır, 100 koyun, düzinelerle geyik ve ceylan kesilirdi. Süleymân “aleyhisselâm” dâimâ sulh arzû etmiş, komşularıyla iyi geçinmeğe ve dostluk kurmaya çalışmışdır. Komşusu Mısr fir’avnının kızı ile evlenmiş, ayrıca Sabâ Melîkesi Belkîsi de hak dîne çağırmış ve onunla dostluk kurmuş, islâm târîhçilerinin rivâyetine göre, onunla da evlenmişdir. Belkîsin Süleymân aleyhisselâmdan da’vet aldığı, Kur’ân-ı kerîmin Neml sûresinin 29-32. ci âyetlerinde zikr olunmakdadır.
Süleymân aleyhisselâm da, bütün Peygamberler “aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” gibi, son derece âdil bir hükümdârdı. (Süleymân adâleti), Ömerin “radıyallahü teâlâ anh” adâleti gibi, bütün dünyâda adâlet misâli olarak kabûl edilmişdir. Süleymân aleyhisselâm, diğer inanışlara karşı da müsâmahalı davranmış, fanatik yehûdîlerin protestosuna rağmen, başka din ma’bedlerini de yapdırmışdır. Bu yüzden dünyânın her tarafında büyük bir saygı ve sevgi kazanmış, âdetâ cihâna nümûne olmuşdur. Babası Dâvüd aleyhisselâmın dînini devâm etdirmişdir.