İmâm-ı Gazâlî, (Kimyâ-yı se’âdet) kitâbında diyor ki, (Allahü teâlâ, kullarına, peygamberler gönderdi. Bu büyük insanlar vâsıtası ile, kullarına, se’âdete ve felâkete sebeb olan şeyleri bildirdi. Peygamberlerin en yükseği, en üstünü ve sonuncusu,(Muhammed) aleyhisselâmdır. Bütün insanlara, her millete peygamberdir. Dünyânın her yerinde, herkesin O yüce Peygambere inanması ve Ona tâbi’ olması lâzımdır).
SONSÖZ
Hulâsa, (Din) demek, Allahü teâlânın râzı olduğu şeyleri ve yapılması lâzım olan ibâdetleri ve dünyâda ve âhiretde se’âdete kavuşmağı öğretmek için, Allahü teâlâ tarafından Peygamberlere bildirilen ahkâm demekdir. İnsanların, noksan aklları ile söyledikleri evhâm ve hayâllere din denmez. Akl, dînin emr ve yasaklarını anlamağa ve bunlara uymağa yarar. Emr ve yasaklardaki esrârı ve bunların hakîkatlerini, sebeblerini anlıyamaz. Bunların üzerinde fikr yürütemez. Bu hikmetler, Allahü teâlânın, Peygamberlere bildirmesi ile ve Evliyânın kalblerine ilhâm ve tecellî olunması ile öğrenilir. Bu da, ancak Allahü teâlâ tarafından ihsân olunur.
Şimdi, dünyâ ve âhiret se’âdetine kavuşmak ve Allahü teâlânın rızâsını kazanmak için, müslimân olmak lâzımdır. Müslimân olmıyana (Kâfir) denir. (Müslimân olmak) için, Muhammed aleyhisselâmın Peygamber olduğuna (Îmân etmek) [inanmak] ve(İbâdet etmek) lâzımdır. İbâdet, bütün sözlerini ve işlerini Muhammed aleyhisselâmın dînine uydurmak demekdir. İbâdetleri hiçbir menfe’at düşünmiyerek, yalnız Allahü teâlânın emri olduğu için, yapmak lâzımdır. (Ahkâm-ı islâmiyye),Kur’ân-ı kerîmde ve hadîs-i şerîflerde bildirilmiş olan (ahkâm) [emrler ve yasaklar] demek olup, fıkh, ya’nî ilm-i hâl kitâblarından öğrenilir. Ahkâm-ı islâmiyyeyi ya’nî her müslimânın yapması ve sakınması emr edilen ahkâmı, öğrenmek, erkeklere de, kadınlara da (Farz-ı ayn)dır. Bunlar, insânları, rûhî ve bedenî hastalıklardan muhâfaza eden devâlardır. Tıb, san’at, ticâret ve hukûk bilgilerini öğrenmek için, liselerde ve üniversitelerde, senelerce çalışıldığı gibi, (İlm-i hâl) kitâblarını ve arabî lisânını öğrenmek için de, senelerce çalışmak lâzımdır.