593

Fitnelerin zulmeti, ortalığı karanlık gece gibi yapacak. O zemân, evinden mü’min olarak çıkan kimse, akşam kâfir olarak evine dönecek. Akşam mü’min olarak evine gelen, sabâh kâfir olarak kalkacak. O zemân oturmak, ayakda kalmakdan hayrlıdır. Yürüyen, koşandan dahâ iyidir. O zemân oklarınızı kırınız! Yaylarınızı kesiniz. Kılınclarınızı taşa çalınız! O zemân, evinize birisi gelince, Âdem nebînin iki oğlundan iyisi gibi olsun!) Eshâb-ı kirâm “radıyallahü teâlâ anhüm ecma’în”, bunu işitince, o zemânda bulunacak müslimânlara ne yapmağı emr edersiniz dediler. Cevâbında, (Evinizin eşyâsı olunuz!) Bir rivâyetde, (Öyle fitne zemânında, evinizden dışarı çıkmayınız!)buyurdu. [Bu hadîs-i şerîf, Ebû Dâvüdda ve Tirmüzîde mevcûddur.] Bu günlerde, Dâr-ül-harb kâfirlerinin Negrekût şehrinde, müslimânlara, islâm memleketlerinde yapdıkları zulmleri, işkenceleri işitmişsinizdir. Müslimânlara, görülmedik hakaretler yapdılar. Böyle alçakca işler, âhır zemânda çok olacakdır. Altmışsekizinci mektûbdan terceme temâm oldu.

(Tezkire-i Kurtubî) muhtasarında diyor ki: Hadîs-i şerîfde, (Fitne çıkarmayınız! Söz ile çıkarılan fitne, kılınc ile olan fitne gibidir. Zâlimlere, fâcirlere milleti çekişdirmekden, yalan ve iftirâ söylemekden hâsıl olan fitne, kılınc ile yapılan fitneden dahâ zararlıdır) buyuruldu. Âlimlerin hemen hemen hepsi, sözbirliği ile bildiriyorlar ki, malını, canını kurtarmak zorunda kalanın da, ısyân etmemesi, hükûmete, kanûnlara karşı gelmemesi lâzımdır. Çünki, zâlim olan hükûmete karşı sabr etmeği hadîs-i şerîfler emr etmekdedir. Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem”, (Allahümme innî es’elü-ke fi’lel hayrât ve terkelmünkerât ve hubbel-mesâkîn ve izâ eredte fitneten fî kavmî fe-teveffenî gayre meftûn) düâsını okuduğunu imâmMuhammed “rahime-hullahü teâlâ” bildiriyor. Bu düâ, (Yâ Rabbî! Bana hayrlı işler yapmak, çirkin şeyleri terk etmek ve fakîrleri sevmek nasîb eyle! Kavmim arasında fitne çıkarmak istediğin zemân, fitneye karışmadan canımı al!) demekdir. İmâm-ı Kurtubî “rahime-hullahü teâlâ” diyor ki, bu hadîs-i şerîf, fitneden sakınmak, ona karışmamak lâzım olduğunu, fitneye karışmakdansa, ölmenin hayrlı olacağını açıkca göstermekdedir.

(Tezkire-i Kurtubî) muhtasarında diyor ki: Hadîs-i şerîfde, (Fitne çıkarmayınız! Söz ile çıkarılan fitne, kılınc ile olan fitne gibidir. Zâlimlere, fâcirlere milleti çekişdirmekden, yalan ve iftirâ söylemekden hâsıl olan fitne, kılınc ile yapılan fitneden dahâ zararlıdır) buyuruldu. Âlimlerin hemen hemen hepsi, sözbirliği ile bildiriyorlar ki, malını, canını kurtarmak zorunda kalanın da, ısyân etmemesi, hükûmete, kanûnlara karşı gelmemesi lâzımdır. Çünki, zâlim olan hükûmete karşı sabr etmeği hadîs-i şerîfler emr etmekdedir. Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem”, (Allahümme innî es’elü-ke fi’lel hayrât ve terkelmünkerât ve hubbel-mesâkîn ve izâ eredte fitneten fî kavmî fe-teveffenî gayre meftûn) düâsını okuduğunu imâm-ı Muhammed “rahime-hullahü teâlâ” bildiriyor. Bu düâ, (Yâ Rabbî! Bana hayrlı işler yapmak, çirkin şeyleri terk etmek ve fakîrleri sevmek nasîb eyle! Kavmim arasında fitne çıkarmak istediğin zemân, fitneye karışmadan canımı al!) demekdir. İmâm-ı Kurtubî “rahime-hullahü teâlâ” diyor ki, bu hadîs-i şerîf, fitneden sakınmak, ona karışmamak lâzım olduğunu, fitneye karışmakdansa, ölmenin hayrlı olacağını açıkca göstermekdedir.

(Mişkât)daki hadîs-i şerîflerde buyuruyor ki, (Fitne zemânında, müslimânlara ve onların reîslerine tâbi’ olunuz. Hak yolda olan yoksa, fitneciler, isyâncılar arasına karışmayınız! Ölünceye kadar, fitneye katılmayınız!). (Fitne zemânında, hükûmetinize tâbi’ olunuz. Size zulm etse, mallarınızı alsa da, ona itâ’at ediniz!). (Fitne zemânında, islâmiyyete sarılınız. Kendinizi kurtarınız. Başkalarına akl vermeyiniz! Evinizden dışarı çıkmayınız. Dilinizi tutunuz!). (Fitne zemânında, çok kimse öldürülür. Onların arasına karışmıyan kurtulur).

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.