593

Zarûret ile mevcûd değilse, bu şey terk edilerek, haracdan kurtulmalıdır. 511.ci sahîfeye bakınız!

Sabâh nemâzına geç gelen, cemâ’ati kaçırmamak için, sünneti terk eder. Vakti kaçırmamak için sünneti terk etmesi dahâ lâzımdır. Cemâ’ate yetişebilecek ise, sünneti câmi’in hâricinde veyâ direk arkasında kılar. Böyle yer yoksa, cemâ’atin yanında kılmaz. Sünneti terk eder. Çünki mekrûh işlememek için sünnet terk edilir.

Özr ile kılınamıyan farzlara (Fevâit) denir ki, kaçırılan nemâzlar demekdir. Özrsüz, tenbellikle kılınmıyan nemâzlara (Metrûkât) denir ki, özrsüz terk edilen demekdir. Fıkh âlimleri, kazâya kalan nemâzlara fâiteler demişler, terk edilen nemâzlar dememişlerdir. Çünki, özrsüz, nemâzı vaktinde kılmamak büyük günâhdır. Kazâ etmekle bu günâh afv olmaz. Ayrıca tevbe etmek veyâ hacc-ı mebrûr yapmak lâzımdır. Kazâ edince, yalnız terk etmek, kılmamak günâhı afv olur. Kazâ etmeden yapılan tevbe sahîh olmaz. Çünki, günâhı bırakmak, tevbenin şartıdır.

Nemâzı vaktinden sonraya bırakmak için özr beşdir: Düşman karşısında oturarak ve kıbleden başka tarafa dönerek ve hayvân üstünde giderek de kılmağa imkân olmazsa, müsâfir, yolda hırsız, eşkıyâ, yırtıcı hayvâna yakalanacaksa, ananın veyâ çocuğun telef olacağı zemân ebenin nemâzı gecikdirmesi özr olur. Dördüncü özr, unutmak, beşincisi uyumakdır. Vakt çıkmadan iftitâh tekbîri alabilmek Hanefîde, bir rek’at kılabilmek ise, Şâfi’îde (Edâ) olur.

Farzları kazâ etmek farzdır. Vâcibleri kazâ etmek vâcibdir. Sünneti kazâ ederse, sünnet sevâbı kazanır. Beş vaktin farzı ile vitrin edâları ve kazâlarında sırayı gözetmek lâzımdır. Fekat vaktin sonunda lâzım olmaz. Ya’nî kazâ kılabilmek için vaktin farzı kazâya bırakılmaz. Fâitesi olduğunu unutursa veyâ fâite adedi altı olursa tertîb yine sâkıt olur. Fâitelerin adedi altıdan aşağı düşerse, tertîb avdet etmez. Tertîbsiz kılınan farzlar, fâsid olurlar ise de, adedleri, altı olursa, beşinci vakt çıkınca hepsi sahîh olurlar. Meselâ, sabâh nemâzını kılmıyan kimse, bunu hâtırladığı hâlde, öğleyi, asrı, akşamı, yatsıyı ve vitri kılsa, hiçbiri sahîh olmaz ise de, güneş doğunca hepsi sahîh olur.

Fâite nemâzları fevren, ya’nî acele kazâ etmek lâzımdır. Ancak, çoluk çocuğunun nafakasını kazanacak kadar ve beş vakt nemâzın sünnetlerini ve duhâ, tesbîh ve tehıyyet-ül-mescid nemâzlarını kılacak kadar gecikdirmek câiz olur. İbni Âbidîn, abdestin sünnetlerinde diyor ki, (Câiz demek, memnu’ değildir demekdir. Tenzîhen mekrûh olan şeye de câiz denir.)

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.