418

Eğer kesbi terk etmeğe sebeb, nâfile nemâz ve oruc ile meşgûliyyet ise, zekât istemek câiz değil ve nâfile sadaka istemek mekrûhdur. 5/37. [Hak Sözün Vesîkaları: 337.]

● Sadakanın sevâbı, evvelâ Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” ve sonra meyyitin rûhuna hediyye edilmelidir. 5/36. [Se’âdet-i Ebediyye: 512.]

● Sırât-ı müstekîme hidâyet demek [doğru yola kavuşmak demek], kulun rızâsını kazâ ve kadere tâbi’ etmek demekdir. 4/44.

Sırât-ı müstekîm [doğru yol] ahkâm-ı islâmiyyedir. Bir düz çizgi gibidir. Bu hattı müstekîmden az bir ayrılık, şeytânların yoludur. 6/16. [Kıyâmet ve Âhıret: 104, Cevâb Veremedi: 358.]

● Sıfât-i ilâhî [Allahü teâlânın sıfatları], ehl-i sünnet indinde, zât-i ilâhî üzerine, nasıl olduğu bilinemez tarzda, hâricde mevcûdlardır. 5/105.

Sıfat ve ef’âli [Allahü teâlânın sıfatları ve fi’lleri] zâtından ayrı değildir. Eğer ayrılık var ise zıllerdedir. 4/183.

● Sıfât-i ilâhî [Allahü teâlânın sıfatları] hâricde mevcûddur. Bununla berâber, sıfata her ne âid olur ise, zâta da âiddir. Ve sıfatlar zâtda i’tibâr edilmekdedir. Bu i’tibârât-ı zâtiyye, şü’ûn-i zâtiyye ıtlak olunur. 5/105.

● Sıfât-i ilâhî [Allahü teâlânın sıfatları] ve şu’ûnâtı [şu’ûnları], zât-i teâlâdan hiç ayrı olmayıp, ayrılması yokdur. Fekat, zâtın âşıkları için, muhabbet-i zâtiyye cihetinden zât-i teâlâ ile berâberlik hâsıl olur ki, o makâmda şân ve i’tibârdan hiç hâtıra gelmez. Bu muhabbet hâllerinin husûsiyyetlerinden ve şaşılacak şeylerindendir. 5/119.

● Sıfat, ef’âl ve zât-i ilâhînin hakîkatinden, mahlûkların, cehl ve hayretden gayri nasîbi yokdur. Gayba îmân eylemek lâzımdır. Her ne keşf ve şühûd hâsıl olursa, “Lâ” derken yok etmelidir. 6/66.

● Sıfât-i vâcibî [Allahü teâlânın sıfatları], yokluğun şâibesinden uzaklardır.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.