Îmân etmiş nefs. Allahü teâlâyı anmakla huzûra eren, İslâmiyet’in emirlerini yapmak kendisine zor, ağır gelmeyen nefs.
Allahü teâlâ Kur’ân-ı kerîmde meâlen buyuruyor ki: Ey mutmainne olan nefs! Râzı olmuş ve râzı olunmuş olarak Rabbine dön. Seçilmiş kullarım arasına karış ve Cennet’ime gir. (Fecr sûresi: 27-30)
Allah’ım! Sana kavuşmaya îmân eden, kazâna râzı olan ve verdiğine kanâat getiren nefs-i mutmainne isterim. (Hadîs-i şerîf-Nesâih-ül-İbâd)
Nefs-i mutmainneye kavuşmuş olan insan sabırlıdır. Yumuşak ve güleryüzlüdür. Ayıbları örter ve kusurları affeder. Allahü teâlâya tam teslim olmuştur. Çok ibâdet yapar. Cömerttir. İslâm dîninin emirlerinden bir karış ayrılmaz. (Erzurumlu İbrâhim Hakkı)
Bir insan vilâyete kavuşup velî olunca nefs-i emmâresi nefs-i mutmainne olmuş, küfürden, inkârdan kurtulup, Rabbinden râzı olmuştur. Rabbi de ondan râzıdır. Yaratılışında bulunan kötülük, azgınlık yok olmuştur. (İmâm-ı Rabbânî)