“rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ehl-i sünnet âlimlerinden idi. Kardeşi Mehmedin kitâblarına reddiyyeler yazdı. Bunlardan (Savâik-ul-ilâhiyye firredd-i alel-vehhâbiyye) kitâbında diyor ki, (İbnül-kayyım-ı Cevziyye (Şerh-ul-menâzil) kitâbında, Allahü teâlâ bir kimseyi bir bakımdan sever, başka bir bakımdan sevmez diyor. Böylece bir kimsede îmân ile küfr birlikde bulunur. Peygamberlere inanmazsa, îmânının fâidesi olmaz. Peygamberlere inanmış ise, çeşidli şirkleri onu îmândan çıkarmaz, diyor. Vehhâbîlerin her biri, bir müslimânda başka başka küfr bulunduğunu söylüyor. Her birine göre, bir müslimâna başka çeşid kâfir diyenlerin kendilerinin de kâfir olmaları lâzım gelir. Vehhâbîler, kendilerinin Hanbelî mezhebinde olduklarını söylüyorlar.Hanbelî mezhebinin çok kıymetli (İknâ’) kitâbında, Peygamberlerin ve Evliyânın mezârlarına ilticâ ve istigâse etmenin mekrûh olduğu yazılıdır. Küfr, şirk diyen hiç yokdur. Vehhâbîler ise, mezârlardan istigâse eden müşrik olur diyor. Kendi kendilerini yalanlıyorlar.) Süleymân hazretleri, ölünciye kadar onlarla mücâdele etdi. Onları tasvîb eden bir eser bırakmadı.
454.