• Eshâb-ı kirâmdan Hanzala bin Ebî Âmir “radıyallahü anh” Cemîle binti Abdüllah İbni Ebî Selûl ile evlenmişdi. O zifâf gecesinde iken, Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” Eshâb-ı kirâmla Uhud savaşına gitmişdi. Hanzalaya “radıyallahü anh” bu gece hanımın ile birlikde ol buyurmuşdu. O gece Hanzala “radıyallahü anh” sabâh nemâzını kılıp, Resûlullaha “sallallahü aleyhi ve sellem” yetişmek için yola çıkacakdı. Çıkarken hanımı eteğine yapışıp halvet taleb etdi. Fekat dahâ önceden, yakınlarına haber verip, dört kimseyi şâhid olarak hâzırladı. Hanzala “radıyallahü anh” onunla zifâfa girdi. Gusl abdesti almak îcâb etdi. Fekat savaşa yetişemem ve cihâddan mahrûm kalırım korkusuyla gusl abdesti almağa vakt bulamadan, silâhını kuşanıp, yola çıkdı. Uhuda varıp, Resûlullaha “sallallahü aleyhi ve sellem” ulaşdığı sırada askerler savaş için saflara dizilmişdi. Savaş başlayınca düşmânla çok şiddetli savaşdı. Eshâb-ı kirâmdan ba’zıları şehîd düşdü. Hanzala “radıyallahü anh” Ebû Süfyân bin Harble karşı karşıya geldi. Ebû Süfyânın atına bir darbe vurup onu atdan yere yıkdı. Hemen göğsünün üzerine oturdu. Öldüreceği sırada Ebû Süfyân, Ey Kureyşliler ben Ebû Süfyân bin Harbim, diye yardım istedi. Gelip kurtardılar. Hanzala “radıyallahü anh” savaşa devâm edip, öyle savaşdı ki müşriklerden bir çoğunu öldürdü. Sonunda onu şehîd etdiler. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” Eshâb-ı kirâmla müşriklere karşı gâlib gelip savaş bitince, dağın eteğine doğru bakdı. Oraya bakın kim var, orada melekler gümüş leğen getirerek ona yağmur suyu ile gusl abdesti aldırıyorlar, buyurdu. Ebû Üseyd Sa’îd “radıyallahü anh” şöyle demişdir. Gidip oraya bakdım. Hanzala şehîd olmuş yatıyordu ve başından sular damlıyordu. Bu durumu Resûlullaha “sallallahü aleyhi ve sellem” haber verdim. Bunun üzerine onun durumunu sordurmak için hanımına bir kimse gönderdi. Hanımı savaşa giderken gusl abdesti alması gerekiyordu. Yetişemem diyerek gusl abdesti alamadan gitdi, dedi. Yine hanımına, onunla zifâfa girdiğine niçin şâhidler tutdun diye sordular. Dedi ki, rü’yâmda gökden bir kapı açıldığını gördüm. Hanzala “radıyallahü anh” o kapıdan içeri girdi ve kapı kapandı. Anladım ki Hanzala şehîd olacak, bunun için şâhidler tutdum.
- 148 -