Bana yaklaşmayınız, dedi. Müşrikler, bize Mekkede sakladığın yiyeceklerin yerini söyle, seni ta’kîbden vazgeçelim, dediler. Bırakdığı yiyeceklerin yerini söyledi. Onlar da ta’kîb etmekden vazgeçdiler, dönüp gitdiler. Suheyb “radıyallahü anh” Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” huzûruna varınca, üç kerre, “Alış verişinde kazançlı çıkdın” buyurdu. Sonra, meâl-i şerîfi, (İnsanlar arasında, Allahın rızâsını kazanmak için cânını verenler vardır. Allah, kuluna karşı şefkatlidir) olan, Bekara sûresinin 207.ci âyet-i kerîmesi nâzil oldu.
• Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” bir gün islâm ordusunu bir yere göndermişdi. O sene kıtlık olduğundan, her askerin yol azığını ayrı ayrı vermişdi. Askerler arasında Cüdeyrin “radıyallahü anh” yol azığını vermeği unutmuşdu. Cüdeyr “radıyallahü anh” islâm ordusunun arkasından gidiyordu. Yol boyunca “Lâ ilâhe illallahü vallahü ekber sübhânellahi velhamdülillahi velâ havle velâ kuvvete illâ billahil aliyyil azîm” diye söylüyordu ve bu ne güzel azıkdır yâ Rabbî diyordu. Dâimâ bunu söylüyor ve sabrla yola devâm ediyordu. Cebrâîl “aleyhisselâm” Resûlullaha “sallallahü aleyhi ve sellem” gelip, beni Allahü teâlâ gönderdi. Bütün ordunun yiyeceğini verdiniz. Fekat, Cüdeyrin “radıyallahü anh” azığını vermeği unutdunuz. O yolda, Lâ ilâhe illallahü vallahü ekber sübhânellahi velhamdülillahi velâ havle velâ kuvvete illâ billahil aliyyil azîm diyerek ve yâ Rabbî bu ne güzel azıkdır diye söyliyerek gidiyor. Onun bu söyledikleriyle yer ve gök arası nûr ile dolacak. Ona yiyecek gönder, dedi. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” Eshâbdan birini çağırıp, Cüdeyrin “radıyallahü anh” azığını götürmesi için ona verdi ve selâm söyledi. Onun azığını unutdum. Allahü teâlâ bana Cibrîli göndererek, bu durumu haber verdi, buyurdu. O sahâbî azığı alıp, Cüdeyre “radıyallahü anh” yetişdi. Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” söylediklerini haber verdi. Bunun üzerine Cüdeyr “radıyallahü anh”: Yâ Rabbî, sana hamd olsun. Sen zemân ve mekândan münezzehsin. Za’îfliğime ve sabrsızlığıma merhamet etdin. Sen beni unutmadığın gibi, beni de seni unutmayanlardan eyle” diye düâ etdi.