450

5– Kâfirlerden zuhûr edenlere ise (Sihr), ya’nî büyü denir.]

İstidrâcın ma’nâsı: Allahü teâlânın bir kimseye, isteklerini dünyâda vermesidir ki, o kimsenin haddi aşması, inâdı, cehâleti ve fesâdı artıp, her zemân ve belki her ân dergâh-ı izzetden [Allahü teâlâ katından] uzaklaşarak, rahmetden mahrûm kalmasına sebeb olmasıdır.

İstidrâcın kısmları:

1– Mekr: Allahü teâlâ [A’râf sûresi 99.cu âyetinde meâlen], (… Hüsrâna uğrayan kimselerden başkası, Allahın mühlet vermesinden emîn olamaz.) ve [Neml sûresi 50.ci âyetinde meâlen] (Böyle bir hîle kurdular. Biz de onların haberi olmadan, hîlelerinin cezâsını verdik!) buyurdu. Mekr, bir kimseyi aldatmak, hîle yapmak demekdir.

2– Keyd: Allahü teâlâ [A’râf sûresi 183.cü âyetinde meâlen], (… İhsân görünüşünde, helâk ve perîşan edişim pek çetindir!) buyurdu. Mekr ma’nâsına yakındır.

3– Hıdâ’: Allahü teâlâ [Nisâ sûresi 142.ci âyetinde meâlen], (Münâfıklar zanlarınca, Allaha hîle yaparlar. Allah da hîlelerini başlarına geçirir.) ve [Bekara sûresi 9.cu âyetinde meâlen], (Onlar (akllarınca) Allahı ve mü’minleri aldatırlar. Hâlbuki onlar ancak kendilerini aldatırlar. Ve bunun farkında değildirler.) buyurdu. Hıdâ’; bir kimseye tahmîn etmediği tarafdan zarar vermekdir.

4– İmlâ: Allahü teâlâ [Âl-i İmrân sûresi 178.ci âyetinde meâlen], (İnkâr edenler, kendilerine ömr ve mühlet verişimizi, sakın kendileri için hayrlı sanmasın. Biz onları sâdece günâhlarını artdırsınlar diye bırakıyoruz) buyurdu. Bu âyet-i kerîmede nümlî kelimesi, mühlet verdik demekdir.

5– İhlâk: Allahü teâlâ [En’âm sûresi 44.cü âyetinde meâlen], (… Nihâyet kendilerine verilen bu genişlik ve serbestlikle tam ferâhlandıkları sırada onları ansızın yakaladık) ve [Kasâs sûresi 39 ve 40.cı âyetlerinde Fir’avn hakkında meâlen],

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.