1249

Meyyit için gözyaşı ile ağlamak câizdir. Sesle ağlamak, meyyite azâb yapar.

Meyyitin başına, kefenine (ahdnâme) yazmak, ya’nî dîni, îmânı bildiren yazı, düâ ve sûreler yazmak ve yazılı kâğıd veyâ başka şey koymak fâideli olur diyen âlimler var ise de, meyyitin kanı, irini ile bulaşacağı için câiz değildir. Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” zemânında yazıldığı bildirilmemişdir. Paraların, câmi’ mihrâbının, dıvârlarının ve yerdeki halıların üzerine Kur’ân-ı kerîmi ve Allahü teâlânın ismlerini yazmak câiz olmadığı gibi, mezâra koymak da, elbet câiz olmaz. Çünki, buraya yazmakda, hurmetsizlik ve hakâret dahâ çokdur. Meyyitin alnına ve göğsü üzerine kalem ile yazmayıp, gaslden sonra parmak ile, Kelime-i tevhîd ve Besmele yazar gibi yapmak câizdir.

Gönlüm nûru, feyz kaynağım, oldu bizden irak,
zulmet-i hicrânda kaldı rûhum pür iftirâk.

Göz yumup dâr-ı fenâdan baş açık, çıplak endâm,
can atıp dâr-ı bekâya eyledi azm-i hirâm.

Etdi ol sabî, genc gibi, zîr-i zemînde durak,
söylerim alevlenince canda nâr-ı iştiyak.

Hasret kaldım, hep karardım, oldum nûrumdan cüdâ,
feyz kaynağım, el-vedâ’, âh el-vedâ’, âh el-vedâ’.

Uğrayıp bâd-i hazân, gitdi bizden ol bî-bedel,
sohbetine mahrûm kaldım, götürdü bir soğuk yel.

Uçdu çün ol rûh-ı ma’sûm, bizlere verdi melel,
kapdı nâ-geh ol kuzuyu sürüden gürk-i ecel.

Gam çölünde vâlüh-ü hayrân kaldım pür kesel,
dâr-ı ukbâda haşr ede onu bizle Lem-yezel.

Nûr haznesi, mahmel-i tâbûta olunca sürûr,
menzil-i aslına azm etdi o rûh-ı pür-nûr.

Kaldı dil, râh-i felâket içinde bî-kes-ü zâr,
âteş-i hasret yakıp etdi vücûdüm hâk-i sâr.

Netdiğim, ne söylediğim bilmezem mecnûn gibi,
gözlerim yaşı akar, selle olur bî-ihtiyâr.

Zilhicce başlamışdı, giydi kefen ihrâmını,
dedi lebbeyk, işitince ecelin peygâmını.

Bakmadı dünyâ-yı denîye, fehm etdi encâmını,
sa’y edip, kurb-i hudâda eyledi bayrâmını.

Dilerim Safâ üzre bula Hakkın in’âmını,
cânını kurban edip, nûş etdi mevtin camını.

Hâfız-ı Kur’ân olmuşdu oniki yaşındayken,
şâfi’î Zinnûreyn Osmân, yoldaşı gılmân ola,

Hem de o yaşda kavuşdu bir Velî nazarına,
bağ-ı Cennetde makâmı ravda-i Rıdvân ola.

Sohbeti olmadıkca, dünyâ bana zından ola,
kabri içre mûnisi îmân ola, Kur’ân ola.

Kabr-i pâkin her Cum’a varıp ziyâret edelim,
meşhedi tâşına yüz sürüp, kanâ’at edelim.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.